ne ağlarsın benim zülfü siyahım hikayesi ne demek?

"Benim Zülfü Siyahım" hikayesi, ünlü Türk yazarımız Rıfat Ilgaz tarafından 1960 yılında yazılmış bir hikayedir. Hikaye, o dönemdeki toplumsal ve siyasal olayları ele alırken insan ilişkilerini de sorgulayan bir anlatıdır.

Hikaye, Esenyurt Kasabası'nda yaşayan Rıfat'ın 11 yaşındaki oğlu Ali Okumuş'un gözünden anlatılır. Ali Okumuş'un babası, "Zülfü Siyahı" diye bilinen bir deve kuşuna sahiptir. Deve kuşunun siyah tüyleri kıymetli olduğu için komşuların ilgisini çeker ve onu görmek isteyenler çok olur. Ancak, babası tahsilli olmadığı ve kuşla ilgilenmediği için Ali Okumuş, kendisine verilen özel görevleri yerine getirir.

Hikayede, Ali Okumuş'un kendi iç dünyası, çaresizlikleri ve toplumda yaşadığı zorluklar anlatılır. Aynı zamanda, toplumun değer yargılarına, inançlara ve insanların birbirlerine olan tutumlarına eleştirel bir gözle de bakılır. Hikaye, Ali Okumuş'un Zülfü Siyah'ın bakımını üstlenmesiyle başlayıp, sonraları çalan kuşun kayboluşunun ardından Ali Okumuş'un yaşadığı hayal kırıklığı, hüzün ve ağlama anlatılarak devam eder.

Hikayenin başlığı olan "Benim Zülfü Siyahım", Rıfat Ilgaz'ın hikayenin ana karakteri olan Ali Okumuş'un Zülfü Siyah'a olan bağlılığını ve yaşanan olaylardan dolayı hissettiği kaygıları vurgular.

"Benim Zülfü Siyahım" hikayesi, Türk edebiyatının önemli eserlerinden biridir. Rıfat Ilgaz'ın toplumsal eleştirilerini ve mizahi yönlerini içeren üslubu ile dikkat çekmektedir. Hikaye, insana, hayvanlara ve topluma dair değerlendirmeleriyle okuyucuya düşündürücü bir deneyim sunar.